MENÜ
Erzurum 17°
Dadaş Tv
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Lüks sitede havuz davası
Gündem
31 Temmuz 2009 Cuma 11:00

Lüks sitede havuz davası

‘Cübbeli’nin de ev aldığı sitedeki havuz yüzmeye kapalı süs havuzu olunca dava açıldı.

Güzelşehir villaları satılırken yandaki havuz vardı. Ama şimdi yerinde aşağıdaki yüzmeye kapalı süshavuzu bulunuyor. Bazı site sakinleri şirketi mahkemeye verdi.

İhlas Holding’in Kumburgaz’da yaptığı lüks villa sitesi Güzelşehir’de mahkemelere taşınan bir havuz davası yaşanıyor. Müşterilerine ‘havuzlu’ diye satılan, tanıtım broşürlerinde de ‘yarı olimpik havuzlu’ diye görünen sitenin havuzu kapatılınca bazı konut sahipleri yönetimin kapısına dayandı. “Biz burayı havuzlu diye aldık, neden kapattınız?” dediler. Yönetimden çözüm bulamayınca da avukat tutarak konuyu mahkemeye taşıdılar. Önümüzdeki günlerde sitede keşif yapılacak.

Cübbeli Ahmet Hoca’nın da eşi Mine Ünlü üzerine kayıtlı bir villası bulunan Güzelşehir sitesinde, oturuma açıldığında faaliyette olan havuz, muhafazakâr sakinleri arttıkça tartışma konusuna dönüştü. Yönetim yüzme havuzunu kapatarak, ‘süs havuzuna’ dönüştürdü. Duruma itiraz eden bazı site sakinleri avukat tutarak dava açtılar.

Güzelşehir’de satışlar 2000 yılında inşaatla birlikte başladı. Ancak 2001 krizinde projenin sahibi İhlas Holding sıkıntıya düşünce 2004’e kadar ciddi bir ilerleme olmadı. İnşaat da satışlar da 2004 yılından sonra hızlandı. Sitenin pazarlaması maket ve tanıtım broşürleri üzerinden yapıldı. Hem alıcılara gösterilen maketlerde hem de basılı bütün tanıtım broşürlerinde ‘yarı olimpik havuz’ vardı.

Yönetim Konak’a geçti

Güzelşehir’in yapımı sürerken İhlas Holding, projeyi Sunny Elektronik’in sahibi Hayrettin Atmaca ile daha önce İhlas grubunda çalışan Halil Şeker’in ortaklığı olan Konak İnşaat’a devretti. Güzelşehir’de ilk villalar 2005 yılında yeni sahipleri döneminde teslim edilmeye başlandı.

Bu tarihte sitenin merkezinde bulunan yarı olimpik havuz da faaliyete açıldı ve yaklaşık bir yıl boyunca site sakinleri bu havuzdan yararlandı. Ancak yönetim daha sonra havuzu yüzmeye kapatarak süs havuzuna çevirdi. Şaşkına dönen site sakinleri havuzun yeniden açılması için yönetime başvurdu.
Yönetim, ‘Burası yüzmeye müsait değil’ yanıtını verince, konuyu sitenin genel kurulunda çözmek istediler. Ancak gerginlik dolayısıyla jandarma çağrılarak yapılan genel kuruldan yönetimin kararı doğrultusunda sonuç çıktı. Dava açan sakinler, “İhlas Holding çalışanları vekâlet alarak genel kurula girdi ve baskı oluşturdular” iddiasında.

Sitenin dışını gösterdiler: ‘Alın size havuz’ dediler
‘Havuzumuzu isteriz’ diyen site sakinlerini ikna edemeyen şirket yönetimi, belediye ile anlaşarak sitenin dışında havuz yaptı. Ancak sitenin dışında olduğu ve belediyeye ait alan üzerinde yapıldığı için bu havuz herkese açık durumda.

Davacıların avukatı Nimet Özkan, bu konuda şunları söyledi: “Şimdi, ‘Size havuz yaptık daha ne istiyorsunuz’ diye soruyorlar. Havuz sitenin dışında. 70 milyona açık. Belediye Başkanı Hüseyin Çorbacıoğlu’nun giderayak yaptığı bir uygulama. İnsanlar kandırıldı. Yeni havuzu yapmış olması içerdekini kapatma hakkını vermiyor. Sitenin kapalı bölümündeki havuzlarda harem-selamlık uygulaması var. ‘Sağlık-sıhhat açısından’ gerekli diyorlar. Burası şehirden uzak. İnsanlar aileleriyle birlikte vakit geçirmek istiyorlar. Onlar izole bir yaşam alanı yaratmaya çalışıyor.”

İhlas Holding’in sahibi Enver Ören’in de evi olduğu belirtilen sitede villa fiyatları 400 bin liradan başlıyor, 1.3 milyona kadar çıkıyor. Sitede 721 villa var. 600’ü oturuma hazır. 400’ünde oturuluyor.

Villası eşinin üzerine

İstanbul Acarkent’te yüzme havuzlu lüks villada oturduğu bilinen ve “Yüzme, okçuluk ve ata binmek sünnettir. Özellikle peygamber efendimiz, Hz. Ebubekir ile havuzda yüzmüşlerdir. Dolayısıyla hem havuz hem yüzmek büyük sünnettir” diyen Cübbeli Ahmet Hoca da sitede sık sık görülüyor. Çünkü burda ilk eşi Mine Ünlü’nün üzerine kayıtlı bir villası bulunuyor.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 secattin yılmaz
 29 Temmuz 2014 Salı 12:59
Tabii Erzurum'da bar çalan ekiplerin kökünü kazirsanız olacağı budur. Büyükşehir uyduruk kültürel faaliyetleri yapınca ya kadar, bar çalacak ekipler yetiştirse böyle olmazdıbu iişler. Sekmen bu yazıyı okursa eminim bu işleri rayına sokar Selahattin bey. Onda bu kumaş var, hissediyorum.
 kadir bilen
 29 Temmuz 2014 Salı 12:53
Biri bu başkanı uyarmalı. Üç beş yıl öncesine kadar ne güzel davul cu, zurnacı Erzurum barları çalarak dolaşıp insanların ruhlarını okşayarak uyandırıyorlardı. Yine aynısını istiyoruz. Ya da ebediyen susturun bu dam dum ları.
 rauf yaylalı
 29 Temmuz 2014 Salı 12:46
Çok doğru, çok doğru, çok doğru... Nereden geldikleri, kim oldukları belli olmayan, inadına saygısız ve cahil gençler in gürültülerinden bu şehri kurtarın dinizi imanızı severseniz !..
 naif
 29 Temmuz 2014 Salı 12:42
Böyle başa, böyle tarak ! Başka da bir şey demiyorum sayın Şener.
 Faruk Ergat
 28 Temmuz 2014 Pazartesi 22:18
KÜLTÜREL DEJENERASYON KAYIP DEMEKTİR... Kültürel yönden yozlaşanlar, geleceklerini garanti altına alamazlar. Malum Japonlar, 2. dünya harbinde yenilmelerine rağmen, kütürel değerlerinden taviz vermeden ve 4-5 eğilimli Liberal demokrat partiyi en az 35-40 yıl boyunca üst üste iktidar yaparak, dünyanın 2. ekonomisi oldu.Belki son yıllarda Çin onu geçti ama yine de 3. ekonomi.Bunun tek sırrı; kültürlerinden taviz vermeden çalışmaya,üretmeye devam etmeleridir. Maalesef söz konusu Erzurumsa, durup düşünmek lazım.son 70-80 ylda ilk 5 il arasında iken, hızla 70 basamak gerilemesinin sebebi, değerlerinden taviz vermesinin de rolü vardır diye düşünülebilir. Hani Eski ramazanlarımızın o uhrevi havası? Hani şerefelerden okunan ve insanı huşuya gark eden ezan-ı Muhammedinin hoş ve doyumsuz havası? Ve daha neler. Kısaca özüne rucu eden kardadır.İthal işler Dadaşı bozar...
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Dadaş Tv